28 Ağustos 2007 Salı

Cinselliğe Dair Yanlış İnanışlar


http://cinselbilgiler.blogspot.com/2007/06/cinsellie-dair-yanl-inanlar.html

Türkiye'de cinsellik kültürü çoğu zaman yakın çevreden öğrenilen kulaktan dolma bilgilerle şekilleniyor.

[291031uyku.jpg]
Cinselliğe dair yanlış inanışlar şöyle:
• Erkekler duygularını belli etmemelidir.
• Başka şeylerde olduğu gibi cinsellikte de başarıya ulaşmak son derece önemlidir.
• Cinsel isteği erkek belirtmelidir.
• Erkekler cinsel ilişikiyi her zaman ister ve buna hep hazırdırlar.
• Tüm fiziksel yakınlaşmalar sevişmeyle sonlanmalıdır.
• Cinsel ilişki arzusunu belli eden kadın hafif biridir.
• Erkekler her zaman cinsel istek duyarlar.
• Yaşlanma cinsel isteği tamamen ortadan kaldırır.
• Menopoz cinsel isteği ortadan kaldırır.
• Kadınların cinsel isteği azdır.
• Sevişmek, cinsel birleşmedir.
• Sevişmek, cinsel organda sertleşmeyi gerektirir.
• İyi bir sevişme cinsel heyecanın sürekli tırmanması ve orgazmla sonlanması demektir.
• Cinsel ilişkiyi erkek başlatmalı ve sürdürmelidir.
• Uyarılmış erkek boşalmazsa zararlı olur.
• Dikkat başka yere çekilirse erken boşalma önlenebilir.
• İlk boşalmadan sonraki boşalmalarda erken boşalma sorunu olmaz.
• Sevişme, her zaman doğal ve kendiliğinden olmalıdır. Sevişmek hakkında konuşmak düşünmek veya hayal kurmak onu bozar.
• Sevişmeyi başlatan kadın ahlaksızdır.
• Her erkek her kadına nasıl zevk vereceğini bilmelidir.
• Sevişme ancak her iki tarafın birlikte orgazm olmasıyla güzeldir.
• Eşler birbirlerini sevdikleri takdirde sevişmekten nasıl zevk alacaklarını da bilirler.
• Cinsel ilişki içinde olan eşler içgüdüsel olarak diğer eşin ne düşündüğünü ve ne istediğini bilirler.
• Cinsel ilişki sırasında mastürbasyon yanlıştır.
• Erkek cinsel organında sertleşmenin kaybı eşini çekici bulmadığı anlamına gelir. • Erkek veya kadın sevişmeye hayır diyemez.
• Sevişmede neyin normal olduğuna ilişkin belirli ve kesin kurallar vardır.
• Olgun kadın birleşmeyle orgazm olmalıdır.
• Güçlü erkekler üst üste birkaç kez sevişebilirler.
• Bir erkek ne kadar sık ve üst üste sevişebiliyorsa o kadar güçlüdür.
• Bir kez cinsel sorun yaşanırsa bu tekrarlayacak demektir.
• Erkek, cinsel organının büyüklüğü oranında zevk verir.
• Penisin vajinaya girişi zordur.
• İlk cinsel ilişki kadın için çok ıstırap vericidir. Kadın için tehlikeli olabilir.
• İlk cinsel ilişkide kan gelmezse kadın bakire değildir.
• İlk cinsel ilişkide 'başarısız' olan erkek, erkek değildir.
• Sürtünme ile kızlık zarı bozulabilir.
• Evlenmeden önce kızlık zarının bozulmaması için çok tedbirli olunmalıdır.
• Mastürbasyon ile kızlık zarı bozulur.
• Öpüşme, dokunma gibi yakınlaşmalarla hamile kalınabilir.

0 yorum:

cinsellik: O`nu Yatakta Baştan Çıkarın

http://www.fhmtr.com/haberoku1464/

Liseli kızlar,türk güzeller, yabancı güzeller,fhm girls,fhm,fhm babesCinsel isteğin uyanması, ya da cinsel coşku, erkek ve kadın vücutlarının cinsel birleşmeye elverişli hale gelmesini sağlar. Bu, bütün vücutta oldukça karmaşık değişimlerin olması demektir. Çoğu erkeğin cinsel duyarlığı üreme organlarında toplanmış olduğu için, sevişme ilerledikçe kadının bütün vücudunun tek bir erojen bölge haline geldiğini genellikle fark etmezler. Eğer kadın zaten heyecanlanmamış ve arzulu değilse, ilk baştan doğrudan doğruya cinsel organların ve göğüslerin uyarılması ona fazla haz vermeyecek, hele hele erkeğin sandığı gibi onun doruk noktasına çıkmasına hiç yardım etmeyecektir.

Kadınların cinsel coşkuları ağır ağır artar. Başlangıçta hafif temas, okşama ve öpüşme cinsel heyecanın uyandırılması için en uygun yöntemlerdir; sevişmenin başında, erkeğin temel erojen bölgeleri cinsel organlar ve göğüsler değil, ikincil olanları yüzü, boynu, kolları, sırtı, belkemiğini, kalçaları, ayakları uyarması doğru olur. Ağız son derece duyarlı bir organdır ve temposu ağır ağır ama sürekli hızlanan bir öpüşme, özellikle tutuk kadınların rahatlaması ve heyecanlanması açısından yararlı bir yöntemdir. Göğüsler de son derece duyarlı organlardır; Erkeğin bu bölgede biraz dikkatli olması ve kadın vücudunun diğer bölgeleri için de geçerli olan şu kuralı özellikle göz önünde tutması gerekir:

Uyarma önce yumuşak dokunma, okşayış ve öpüşler biçiminde başlamalı ve basınç ağır ağır artmalıdır.

Kadınlarda ise durum farklıdır. Görsel uyarıcılar genellikle erkeği kadından daha çok etkiler; bu, ön oyunlar sırasında kadının unutmaması gereken bir noktadır.

"Tahrik edici" giysiler ve tavırlar, çıplaklık ya da yarı giyiniklik, cinsel bölgelerin apansız açılması ve bu türden bütün "baştan çıkarıcı" davranışlar, yorgun bir erkeği bile heyecanlandıracak cinsel tekniklerdir. Cinsel duyguların sözle belirtilmesi de kadınlar için olduğu kadar erkekler için de önemlidir. Erkeklerin cinsel duyarlılığı daha çok cinsel organlar bölgesinde odaklanmıştır.

Vücutlarının diğer tarafları, kadınlarda olduğu gibi okşama ve uyarma karşısında fazla duyarlı değildir. Bu yüzden sevişmenin başlangıcında kadının dikkatinin erkeğin bu bölgesinde toplanması yerinde olur. Başlangıçta kadın eşinin penisiyle hafifçe oynayabilir ve yumuşakça okşayabilir; ama fazla gecikmeden daha güçlü bir uyarıma geçmesi gereklidir. Kadına, bir erkeği nasıl uyaracağını tanışıklık ve deney öğretecektir. Eğer bu yoksa, erkeğin ona açıkça yol göstermesinde bir sakınca yoktur.

27 Ağustos 2007 Pazartesi

Seksi ilişkinin yolları

http://www.aravizyon.com/cinsellik.asp

Heyecanlı, sınırsız, alabildiğine tutkulu bir seks... Öyle ki ateşi ile sizi sarmalarken sevgilinizle hayatın daha yaşanılası olduğunu keşfediyorsunuz. Eğer en mükemmeli istiyorsanız her yeni adımda ona daha çok yaklaşmalısınız.
* Mümkün olduğunca çabuk, seksi gecelikler edinin. Eğer tutkulu bir gece yaşamak istiyorsanız eskimiş, çocuksu pijamaları onun yanında asla giymemelisiniz.
* Bütün iç çamaşırlarınızın beyaz ve pamuklu olmasına özen gösterin. Bu sizi masum ve bir o kadar da seksi gösterecektir. Sevgilinizin vamp bir görüntüden hoşlanmadığını biliyorsanız siyah, dantel ve ince iç çamaşırlarınızdan vazgeçin.
* Çok dar elbiseler giymeniz belki de ona seksi gelmeyecektir.
* Eve gelir gelmez oldukça yumuşak ve sıcacık bir öpücükle karşılayın onu. Bu öpücüğünüz 30 saniyeden az olmamalı.
* Onunla her konuştuğunuzda ellerine, ensesine ve kalçalarına dokunmaya özen gösterin. Unutmaşın kimi zaman vücut diliniz, sözlerinizden bile daha etkili olabilir.
* İstiridye ve şampanya eşliğinde yenen bir yemek, onun seks isteğini harekete geçirici olağanüstü bir etki yaratabilir. Siz ise kendinizi şeftali ve bir parça çikolatanın afrodizyak etkisine bırakın.
* Şiddetli bir kavgaya başladığınızda, bu kavganın tutkulu ve heyecan dolu bir seksi beraberinde getireceğinin sinyallerini vermelisiniz.
* Fırsat bulduğunuz her an, mümkün olduğunca yakın dans edin. Bedenlerinizi müziğin kıvrak ritmine bırakmanız, birbirinize olan arzunuzu da arttıracaktır.
* Güzel bir yemek ve tenlerinizi bütünleştiren danstan sonra mükemmel bir seks için kendisini hazır hissetmelisiniz.
* Oturma odasında giysilerinizi bile çıkartmadan, onunla sevişmeye başlayın. Büyük bir sandalye başlangıç için uygun bir mekan olabilir. Eğer sandalyede rahat edemiyorsanız, odanın başka bir köşesini tercih edebilirsiniz. O anda bu deneyimi sanki daha önce hiç yaşamamış gibi düşünmelisiniz.
* Oturma odasında başlattığınız seksi, yatakodasına taşıyın. Birlikte yatağa uzanın ve ona en çılgın fantezinizi anlatın. Mesela bir partide, karanlık bir köşede üstelik herkesin bakışları arasında seviştiğinizi söyleyebilirsiniz. Bu oldukça hoşuna gidecektir.
* Sevişmek için tekrar hazır hale geldiğinizde bu dakikaları nasıl daha fazla uzatabileceğinizi, sanki hiç bitmeyecekmiş gibi nasıl davranacağınızı düşünün.
* Çırılçıplak birbirinize sarılarak uykuya dalın. İlişkinizi daha seksi kılmanın en önemli adımı budur.
* Sabah uyanır uyanmaz konuşmayın. Sadece birlikte duşa girmeyi deneyin. Eğer küvetiniz darsa fazlasıyla şanslısınızdır demektir.
* Onun sakal traşını siz yapın. O da sizin saçlarınızı tarasın.
* Birlikte giyinmeye başlayın. O pantolonunun fermuarını çekmeden önce birbirinize dokunun. Bu, gün boyunca birbinizi arzulamanız için en ideal yol.
* Eğer günü ayrı geçiriyorsanız, ona geçirdiğiniz gecenin bütün detaylarını anlatan bir e-mail yollayın.
*Eğer günü beraber geçirecekseniz, yatağa geri dönün ve onu çıldırtana kadar sekse devam edin.

CİNSEL İSTEK AZALMASI (Cinsel Soğukluk)

CİNSEL İSTEK AZALMASI (Cinsel Soğukluk)
http://www.jinekolognet.com/cinsel-isteksizlik.asp
Yeterli cinsel uyarı olmasına rağmen kadının cinsel arzu duymaması durumudur. Halk arasında "frijidite" veya "cinsel soğukluk" olarak da adlandırılmaktadır.Azalmış cinsel istek, cinsel fantezilerin ve cinsel etkinlikte bulunma isteğinin az olması veya hiç olmaması şeklinde de tanımlanabilir.Cinsel istek; cinsel içerikli rüyalar ve fanteziler kurma, erotik materyale ilgi, cinsel etkinlikle ilgili arzuların farkında olunması, olası çekici cinsel eşlere yönelik dikkatin olması ve cinselliğin azalmasına ilişkin hayal kırıklığının olması gibi durumları kapsamaktadır.Cinsel istek, sadece psikolojik bir durum gibi görünse de sıklıkla hormonal dengesizlik ya da tedavi gibi fiziksel durumlardan da etkilenmektedir.İsteğin olması çeşitli faktörlere bağlıdır. Bunlar: Biyolojik içgüdü, yeterli özgüven (self esteem), cinsellikle ilgili önceki deneyimlerin olumlu olması, uygun bir cinsel eşin olması, birlikte olunan kişi ile cinsellik dışındaki alanlarda da iyi bir ilişkinin olması gibi. Bu alanların herhangi birinde sorun olması cinsel isteğin azalması ile sonuçlanabilir.Frijidite, hem fiziksel hem de psikolojik sorunlara bağlı olarak ortaya çıkabilir.Fiziksel faktörler:Yaşlanma ve menopozKullanılan bazı ilaçlarAlkolizmBöbrek, karaciğer ve kalp yetmezliğiTiroid hastalıkları (hipotiroidi)Kronik hastalıklar (şeker hastalığı ve yüksek tansiyon gibi)Nörolojik problemler (multipl skleroz, Parkinson gibi)Ameliyatla rahimin alınması (histerektomi operasyonları)Hormonal dengesizliklerİlişkide ağrı hissetmedir (disparoni).Genital organlardaki iltihaplar, rahimin ters dönüklüğü (retrovert uterus), endometriosis gibi nedenlere bağlı olarak ağrılı cinsel ilişki olması (disparoni) kadının cinsel isteksizliğine neden olabilir. Aynı şekilde menopozda ortaya çıkan estrojen yetersizliğine bağlı vajinal kuruluk ve ürogenital atrofiler de isteksizlik sebebidir.Psikolojik faktörler:Aşırı stresKişiler arası ilişkilerdeki sorunlarEvlilikle ilgili problemlerBeden şekli ile ilgili kaygılarAnksiyete (İçsel sıkıntılar)Depresyon'dur.Bazen kadın ve partnerinin kadın cinsel organlarının yapı ve fonksiyonlarını bilmemesi nedeni ile cinsel ilişki öncesinde kadının uyarılması sağlanamamakta, bu durumdaki kadın da cinsel istek duymamaktadır.Yine, cinsel travma (tecavüz ve tacizler), önemli yaşam olayları (ailede birinin ölümü, çocuk doğumu, taşınma gibi) ve cinsel ilişki ile bazı olumsuz anıların yerleşmesi gibi durumlar da psikolojik nedenler arasındadır.Bazı durumlarda bir kadının cinsel ilişkide bulunması bir suç veya günah olarak algılanabilmekte, bağlantılı olarak cinsel arzu duymak suçluluk duygusuna neden olabilmektedir.Cinsel isteksizlik problemi genç kızlıktan bu yana olabileceği gibi çoğunlukla normal cinsel fonksiyonu olan kadında sonradan da ortaya çıkabilir.Bazen cinsel istek azalması bir ilişkideki bozulmanın bir işareti de olabilir. Öfkeli, korkulu ya da zihni dağınık kişiler genellikle cinsel yakınlık için istek duymazlar. Cinsellikten uzun süre uzak kalmak da cinsel dürtüyü bastırabilir.Cinsel isteğin az olması kadınlarda cinsellikle ilgili en yaygın şikayetlerdendir. Kadınların yaklaşık %33'ünün hayatlarının bir döneminde cinsel ilgi ya da istek azalmasıyla karşı karşıya kalacağı tahmin edilmektedir. Oranlar yaşa bağlı olarak artmaktadır. 18-24 yaşları arasındaki kadınların % 32'si cinsel istek azlığından etkilenirken bu oran 30-34 yaş grubunda % 29.5 ve 35-39 yaş grubunda % 37.6'dır.Genel toplumda cinsel istek azlığının % 20 civarında olduğu tahmin edilmektedir.Cinsel Tiksinti Bozukluğu Cinsel isteğin daha şiddetli bir derecede azalması ve hatta ortadan kalkması durumudur.Cinsel tiksinti bozukluğu olan bireyler cinsel aktivitelerden kaçınırlar. Kendilerine cinsel yönden yaklaşıldığında korku, kaygı ya da iğrenme ifade ederler. Bu durum belirgin bir sıkıntıya ve kişiler arası ilişkilerde zorluklara neden olur.Şiddetli derecede cinsel tiksinti bozukluğu olan kişilerde cinsellikle ilgili durumlarda panik atağa varan sorunlar yaşanabilir.Bu sorun "travma sonrası (posttravmatik) stres bozukluğu" gibi başka psikolojik sorunlarla bir arada da görülebilir. Bu bozukluk tecavüze uğrama ya da çocuklukta istismar gibi cinsel saldırıya maruz kalınan durumlarda, cinsel birleşmenin ağrılı olduğu durumlarda ya da cinsel dürtü ile utanç, suçluluk gibi duygular arasında farkında olunmayan bir bağlantı olduğunda ortaya çıkabilir.Cinsel İstek Bozukluklarında TedaviTedavi, neden olan faktörün ortaya konmasından sonra mümkündür. İsteksizliğe neden olan neden kadın hastalıkları veya başka bir fiziksel hastalıksa öncelikle bunun tedavisi gerekmektedir.Herhangi bir organik hastalık saptanamamışsa isteksizliğin nedeni psikolojiktir. Bu durumda çiftlerin birlikte psikiyatrik yardım alması gerekmektedir. Bu tedavi sırasında kadında cinsel isteksizliğe neden olan durumlar açığa çıkartılır.Bu arada bir jinekolog tarafından cinsel "erojen (duyarlı) bölgeler" (meme uçları, klitoral bölge, kulak çevresi, boyun, bacaklar gibi) ve bunların nasıl uyarılacağı çiftlere anlatılır. Kadına çatı kaslarını kasıp gevşetme egzersizleri öğretilerek vajenin daha duyarlı hale gelmesi sağlanır.Kadınlarda Cinsel İsteği Artırmada Kullanılan İlaçlarSorunun karmaşıklığı ve bireylere özgü oluşu göz önüne alındığında işe yarayan tek bir yöntemin olamayacağı açıktır.İçlerinde sildefanil (viagra) de olmak üzere cinsel uyarılma üzerine etkili olduğu düşünülen bir grup ilaç halen araştırılmaktadır. Bu ilaçların çoğu genital bölgedeki kan akımını artırarak etkili olmaktadırlar.Hem kadınlar hem de erkeklerde "testosteron hormonu" libido (cinsel istek-enerji) açısından önemli olduğundan cinsel istek azalmasının tedavisinde –tabi ki hekim gözetimi altında- kullanılabilmektedir.Testosteron tedavisi ile karaciğer hasarı, kalp hastalığı riskinde artış olması gibi yan etkilerin oluşabileceği de dikkate alınmalıdır.Yine menopoz sonrası dönemlerde kullanılabilen bir takım hormon tedavileri ile antidepressanlar cinsel istek problemlerinde tedavi olanağı sunabilmektedir."Feromon"ların cinsel istek bozukluklarının tedavisindeki yeri de giderek daha fazla araştırılmaktadır.Bunlar dışında eğitim amaçlı erotik videolar da yararlı olabilir. Ancak cinsel tiksinti bozukluğu olanlarda erotik videolar kaygıyı artırabileceği için önerilmez.Cinsel Uyarılma Bozukluğu Cinsel uyarılma cinsel cevap döngüsünün ikinci evresidir. Cinsel uyarılmanın kesin olarak psikolojik bir yönü olsa da aynı zamanda fizyolojik değişikliklerin görüldüğü ilk evredir. Kadınlarda cinsel uyarılma; pelvik bölgeye kan akımının artması, vajenin ıslanma ve genişlemesi, dış genital organların şişmesi ile karakterizedir. Bu değişikliklerin altında yatan mekanizma çok açık olmasa da cinsel uyarılma, otonom sinir sisteminin uyarılması ile ilişkilidir.Kadın cinsel uyarılma bozukluğu, cinsel cevabın genel uyarılma yönünün ortadan kalkmasıdır. Bu durumda kadınlarda vajinal kayganlaşma ya da genişleme olmadığı gibi erotik duyumlar da hissedilmez.Bu durumda fiziksel temas tiksindirici gelebilir veya belli bir noktaya dek temas zevk verebilir. Uyarılma sorunu olduğunda orgazmla ilgili sorun da olacaktır. Bir araştırmada mutlu bir evlilikleri olan kadınların % 33'ü cinsel uyarılmayı sürdürmede zorluk tanımlamışlardır.Bu problem, kadının yaşamın belli bir döneminde ortaya çıkabilir ya da genç kızlıktan beri hiç cevap olmayabilir. Nedenlerine gelince; Cinsel uyarılma ile ilgili sorunlar bazı fiziksel durumlar ve yaşam dönemleri ile ilişkili olabilir. Diyabet, sigara kullanımı, cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve sinir hasarları hem kadın hem de erkekte cinsel uyarılmayı olumsuz etkileyebilir.Emziren kadınlarda vajinal ıslanmada azalma olabilir.Menopoz döneminde ve sonrasında östrojenin azalması da uyarılmayı zorlaştırabilir. Bazı ilaçlar da uyarılmayı bozabilir. Örneğin antidepresanlar, antihipertansifler ve antihistaminikler bu tür yan etkiye sahiptir. Bu işlev bozukluğunun en yaygın nedenleri arasında suçluluk ve düşmanlık yer almaktadır. Suçluluk genellikle cinsel ilişkiden hoşlanma isteği ile bunu yapmaktan duyulan korku arasındaki iç çatışmayı içine alır. Düşmanlık ise sıklıkla eşle ilgilidir.Kadında cinsel uyarılmayı artırmaya yönelik tedaviler genital bölgeye kan akımını artırarak ya da ıslanmayı kolaylaştırarak etkinlik gösteren ürünler üzerine denemeler sürse de bunların pek çoğu henüz deneysel düzeydedir.Bazı kanlanmayı arttırıcı kremlerin cinsel uyarılmayı düzeltici etkisi de araştırılmaktadır.Sempatik sinir sistemini uyaran ilaçlar, yohimbin, sildefanil gibi ağızdan kullanılan ilaçlar da araştırılmaktadır. Bu ilaçlar kan akımını artırarak ya da sinir sisteminin bazı bölümlerini uyararak etki ederler.
İlgili Linkler:Kızlık Zarı (Hymen) ile ilgili ayrıntılı bilgiler >>> Cinsel ilişkinin devreleri >>>Ağrılı Cinsel İlişki (Disparoni) >>>İlk Cinsel İlişki ("İlk gece") >>>Anorgazmi (Orgazm Olamama) >>>Vajinismus (İlişkiye Girememe) >>>Vajinal Kuruluk >>>